![]() |
organik bal |
Eski yıllardan beri
kıymetli bir besin olarak değeri bilinen organik bal, bal arılarının
bitki nektarlarından toplayarak vücutlarındaki özel maddelerle işlemeleri
sonucu üretilen tatlı bir maddedir.
Anti bakteriyel özelliğinden dolayı
içerisinde mikroorganizmanın çoğalamadığı ve yaşayamadığı organik balda,
fazla nem bulunduğu takdirde olgunlaşamaz.
Fazla nem miktarının diğer sonucu ise bala dışarıdan su katıldığıdır ve
bu da balın yüzey mayalanmasını tehlikesini doğudur. Bal karbonhidratlı bir
madde olup katı maddesinin yaklaşık %95-99'unu şekerler oluşturmaktadır. Balın
içerisinde en çok glikoz ve fruktoz bulunmaktadır. Balın tatlılık, enerji değeri, nem kapması ve
diğer fiziksel özellikleri bu iki şekerden ileri gelir.
Balın zengin olduğu diğer bir konu ise enzimlerdir. Başlıca bilinen bal enzimleri olarak amilaz, intervaz, katalaz ve fosfotazı sayabiliriz. Enzimlerin bir kısmı nektarlardan veya yaprak bitlerinin yaprak üzerinde bırakmış oldukları salgılardan, büyük bir kısmı da arıların tükürük bezi salgılarından meydana gelmektedir.
Balda en fazla bulunan asit bileşeni, glikozoksidaz enziminin faaliyetleri sonucu meydana gelen glikonik asittir. Balın asidik yapısı mikroorganizmalara karşı duruşunu belirlerken, arılar da bala asit ilave ederek balın olgunlaşmasına yardım ederler. Protein açısından çok da zengin olmayan bal, sayıcı zengin bir amino asit kaynağına sahiptir. Proteinler de amino asit dediğimiz hidrojen, karbon, azot atomları ve oksijenden meydana gelen moleküllerin yan yana dizilmesi ile oluşur. Proteinlerin yapı taşı ise aminoasitlerdir.
Balın yapısında vitaminin bulunmadı düşüncesi son yıllarda yapılan araştırmalar sonucu balın yapısında çeşitli vitaminlerin bulunduğunu ortaya çıkarmıştır. Balda A vitamini bulunmayıp B grubu vitaminler, C,E ve K vitaminleri bulunmaktadır.
Balın zengin olduğu diğer bir konu ise enzimlerdir. Başlıca bilinen bal enzimleri olarak amilaz, intervaz, katalaz ve fosfotazı sayabiliriz. Enzimlerin bir kısmı nektarlardan veya yaprak bitlerinin yaprak üzerinde bırakmış oldukları salgılardan, büyük bir kısmı da arıların tükürük bezi salgılarından meydana gelmektedir.
Balda en fazla bulunan asit bileşeni, glikozoksidaz enziminin faaliyetleri sonucu meydana gelen glikonik asittir. Balın asidik yapısı mikroorganizmalara karşı duruşunu belirlerken, arılar da bala asit ilave ederek balın olgunlaşmasına yardım ederler. Protein açısından çok da zengin olmayan bal, sayıcı zengin bir amino asit kaynağına sahiptir. Proteinler de amino asit dediğimiz hidrojen, karbon, azot atomları ve oksijenden meydana gelen moleküllerin yan yana dizilmesi ile oluşur. Proteinlerin yapı taşı ise aminoasitlerdir.
Balın yapısında vitaminin bulunmadı düşüncesi son yıllarda yapılan araştırmalar sonucu balın yapısında çeşitli vitaminlerin bulunduğunu ortaya çıkarmıştır. Balda A vitamini bulunmayıp B grubu vitaminler, C,E ve K vitaminleri bulunmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder